Klostrofobi ne demek? Klostrofobi belirtileri nelerdir? Klostrofobi ne demek hastalığı nasıl anlaşılır? Ve Klostrofobi tedavisi mümkün mü? İşte klostrofobi hakkında tüm merak edilenler!
Klostrofobi, bireyin kapalı alanda sıkışıp kalması veya doğrudan bulunmasından rahatsız olduğu bir durumdur. Birey, rahatsızlık olarak nitelendirilen durum karşısında, endişe verici fiziksel eylemler gerçekleştirmektedir. Genel olarak klostrofobi, bu kapsamda bireyin günlük hayatını, mühim ölçüde etkilemektedir.
Şayet klostrofobinin, tedavisi yapılmazsa hastalık, uzun süre bireyi rahatsız edebilir. Genel olarak kapalı alanda bulunmak korkusu, tedavi edilebilir bir hastalık kapsamında 3 çeşit tedavi yöntemine sahip olmaktadır. Belirtilen yöntemler arasında tercih, hastanın durumuna göre verilmektedir. Genel olarak klostrofobide, erken teşhis mühim öneme sahiptir. Peki erken teşhisin bu denli önemli olduğu klostrofobi hastalığının belirtileri nelerdir?
Klostrofobi Belirtileri
Klostrofobi ne demek hastalığı nasıl anlaşılır sorusu kapsamında genellikle, aşağıdaki belirtiler yer almaktadır:
- Nefes almakta zorluk
- Sıcak basma hissi
- Ağzın kuruması
- Mide bulantısı
- Kulaklarda çınlama ve b.
Klostrofobinin, sunulan etkenlerden daha nice belirtileri mevcut olmaktadır. Klostrofobili bireyler, genellikle bu belirtileri, kapalı mekânı terk edene kadar yaşamaktadır. Süreç içerisinde, bireylerde herhangi bir iç görü veya farkındalık oluşmamaktadır.
Genel olarak klostrofobili bireyler, sıkıntılarını kapalı alan kapsamında aşağıdaki durumlarda yaşamaktadır:
- Bodrum katta bulunurken
- Tüneller ve asansörlerin içinde yer alırken
- Mağazalarda bulunan kabinler ve penceresiz odalar içerisinde bulunurken
- Küçük arabalar ve dar giysiler içinde olduğunda
- Kalabalık alanlarda bulunurken
- Döner kapılar ve b.
Klostrofobili bireyler, belirtilen mekanlar içerisinde kendilerini oldukça rahatsız hissetmektedir. Bu kapsamda da durumun bir an önce sonlanması için çeşitli anormal davranışlar sergilemektedir. Bu davranışlara panik atak davranışları örnek olarak belirtilebilir.
Klostrofobili bireyin, belirtilen durumlar çerçevesinde, durumu pozitif anlamda değiştirmek için uygulayabileceği çeşitli yöntemler mevcuttur.
Kapalı Alanda Bulunmaktan Korkmak Öldürür mü?
Kapalı alanda bulunmaktan korkmak, bireylerin çeşitli rahatsızlık yaşayarak günlerinin kötü geçmesine neden olabilir. Aynı zamanda klostrofobili bireyler, kapalı alan kapsamında kendilerini, hayati tehlikede hissedebilir. Fakat durum fark etmeksizin, herhangi bir sebepten dolayı klostrofobili birey, hastalık çerçevesinde ölüm riski taşımamaktadır. Ölüm konusu olarak klostrofobi ne demek sorusu, genellikle bireylerin akıllarında çeşitli sorulara yer açmaktadır.
Ölüm konusu kapsamında birey, panik atak sebebiyle öleceğini ya da durumun, sağlığı açısından kötü sonuçlanabileceğini düşünebilir. Fakat bunların hepsi, an içinde oluşan ve bireyin sağlığı açısından herhangi bir tehlike arz etmeyen sade düşünceler olmaktadır. Dolayısıyla, günümüzde yayılan, klostrofobili bireyler dar alanda kalp krizi yaşayabilir söylentileri sadece bir yanılgı olmaktadır.
Ayrıca, kapalı alanda bulunmaktan korkmak her ne kadar büyük hastalık olsa da doğru yaklaşım kapsamında tedavisi mümkün olmaktadır. Klostrofobinin tedavisi çerçevesinde, genellikle 3 çeşit tedavi yöntemi uygulanmaktadır. Tedavi yöntemleri, hastanın durumu ve kendi isteklerine bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Şayet klostrofobinin, doğru tedavisi yapılırsa, birey kısa sürede hastalığın sunduğu rahatsızlıklardan kurtulabilir.
Klostrofobi Tedavisi
Klostrofobi tedavisi, uzman psikiyatrist eşliğinde çeşitli yöntemler ile yapılmaktadır. Genel olarak, klostrofobi ne demek konusu çerçevesinde aşağıdaki yöntemler kapsamında hastalığın tedavi edilmesi amaçlanmaktadır:
- Bilişsel davranışçı terapi
Bilişsel davranışçı terapi kapsamında psikiyatrist, klostrofobili bireyin, hastalık çerçevesinde sahip olduğu düşüncelerin yerine daha pozitiflerini sunmaktadır. Zira klostrofobi ve b. hastalıklar, bireyin düşünce, algı ve olayları yorumlayış şekline göre oluşmaktadır. Dolayısıyla, bu üçü arasında herhangi bir pozitif değişiklik yapmak, hastalığın seyrini değiştirmeye yardımcı olacaktır. Bilişsel davranışçı terapi, oldukça etkili olmakta ve hızlı sonuçlar vermektedir.
- Sanal gerçeklik
Klostrofobili bireylerin, hastalıklarını yenmeleri kapsamında en yaygın yöntem, sanal gerçeklik olmaktadır. Sanal gerçeklik ile klostrofobili bireylere, dar alandaymışçasına bir görüntü sunarak, bireylerin duruma alışmaları amaçlanmaktadır. Sanal gerçeklikle yapılan tedavi deneyi sırasında, sadece tek seanslık deney sonucu, hastalarda kapalı alan korkusu kapsamında azalış tespit edilmiştir.
- Maruziyet terapisi
Maruziyet terapisi, hastaların, kontrol altında, rahatsız hissettikleri mekanlara yönlendirilmeleri kapsamında gerçekleştirilmektedir. Genel olarak Maruziyet terapisi ile hastanın rahatsız olduğu mekanlar kapsamında umursamaz yaklaşımı amaçlanmaktadır.
Klostrofobi İlacı
Klostrofobinin, bireylerin yaşamlarını kökünden etkilediğini belirtebiliriz. Peki tam anlamıyla klostrofobi anlamı ne demek? Klostrofobi, bireylerin kapalı alan kapsamında kendilerini rahatsız hissetmeleri sonucu sergiledikleri anormal davranışlar olarak nitelendirilmektedir. Genel olarak belirtilen anormal davranışlara panik atak olarak bilinen, rahatsızlıklar eklenmektedir. Dolayısıyla, klostrofobinin tedavisi kapsamında uygulanacak ilaç, panik atak belirtilerini minimuma indirgemeyi amaçlamalıdır.
Klostrofobinin, genellikle ilaçla tedavisi, psikiyatristler tarafından son aşama olarak önerilmektedir. Klostrofobinin tedavisinde en etkili yöntem bilişsel davranışçı terapi olmaktadır. Fakat günlük yaşamda, dayanılmaz rahatsızlıkların yaşanması sonucu, bireye ilaç tedavisi uygulanmaktadır. Genel olarak kapalı alan korkusu hastalığının tedavisi kapsamında, aşağıdaki kırmızı reçeteli ilaçlar uygulanmaktadır:
- Fluoksetin
- Sitalopram
- Paloksetin
- Sertralin
- Essitalopram
- Alprazolam
- Klonazepam
Belirtilen ilaçlar, psikiyatrist eşliğinde, kontrollü biçimde kullanılmalıdır. İlacın kullanımı kapsamında ilk günlerde, çeşitli yan etkiler yaşanabilir. Genel olarak belirtilen yan etkilerden bazıları, bunlardır:
- Sinirli davranışlar.
- Kabuslu uykular.
- İştahsızlık
- Düzensiz kalp çarpıntısı
- Bulantı ve terleme
Belirtilen yan etkiler, ilaç kullanımının 4-cü gününden itibaren, ilaca sağlanan uyumluluk kapsamında kendiliğinden kaybolacaktır.
Kapalı Alan Korkusu Testi
Genel olarak kapalı alanda bulunmaktan korkmak, psikolojik bir hastalık türü olmakta ve herhangi bir analiz ile teşhisi konulamamaktadır. Belirtilen hastalığın teşhisi kapsamında psikiyatrist, hastaya çeşitli sorular sormaktadır. Şayet cevaplar, bir klostrofobili bireyin cevap vereceği nitelikte ise o zaman hastalığın teşhisi konulabilmektedir. Peki psikiyatristlerin soruları kapsamında klostrofobi ne demek hastalığı nasıl anlaşılır? Genel olarak psikiyatristlerin, belirtilen hastalığın testi niteliği eşliğinde bireylere sorduğu sorular, bu şekilde olmaktadır:
- Kapalı alanlarda bulunurken rahatsız oluyor musunuz?
- Otobüs, sinema, AVM ve b. yerlerde bulunurken, hep çıkış kapısının yanın da mı olmayı tercih ediyorsunuz?
- Davranışlarınız kapsamında, kapalı alanlardan kaçınmak gibi bir eyleminiz mevcut mu? (Örneğin, binanın yüksek katına çıkmak için çeşitli bahaneler kapsamında asansör kullanmamak ve b.)
- Herhangi bir kapalı alan uyarıcısına maruz kalırken rahatsız hissediyor musunuz? (Örneğin; film, video ve b. materyal kapsamında kapalı alanda kalan insanları izlemek.)
Ayrıca klostrofobi ne demek konusu kapsamında, testin sorularından ziyade, belirtilen durumlar eşliğinde panik atak belirtilerine de sahip olmanız gerekmektedir. Zira güçlü klostrofobi hastalığı, aslında bireyin korkusundan ziyade durum kapsamında hissettiklerine bağlı olmaktadır. Dolayısıyla, tedavi eşliğinde bireyin korktuğu alanlara değil de bireyin, düşünce ve duygularına odaklanılmaktadır.
Genel olarak klostrofobiye, tedavi yöntemleri arasında bilişsel davranışçı terapi iyi gelmektedir. Şayet bu terapi, antidepresan ilaçlar ile desteklenirse, hızlı sürede olumlu sonuçlar alınabilir.
Genel olarak bireyin, kapalı alandan korkusu kapsamında hasta olduğunu anlaması için bazı panik atak semptomlarına sahip olması gerekmektedir. Genel olarak belirtilen semptomlar; baş dönmesi, titreme, kalp atışlarında hızlanma şeklinde olmaktadır.
Genellikle bireyin, korktuğu etkenler kapsamında sergilediği davranışlara göre hayatını, şekillendirmesi, belirli süre sonra fobinin ortaya çıkmasına olanak sağlar. Bu kapsamda bireyin, fobi kapsamında nitelendirebileceği hususlara sahip olduğunu sezdiği anda tedavi alması gerekmektedir.
Daha Fazlası İçin Antalya Psikolog
Bir Yanıt