Şizofreni sorusu pek çok kişinin yanlış bildiği bir sorudur. Psikolojik sorunlar genelde kişilerin dünyayı farklı algılaması sebebi ile ortaya çıkabilirken bazen beyin fonksiyonlarının sorunlu çalışması sonucunda da ortaya çıkabilir. Şizofreni belirtileri ve şizofreni nedenleri hakkında tüm detayları aktararak bu hastalık hakkında ki doğru bilinen yanlışları bu yazıda değiştireceğiz.

Şizofreni tam olarak bu tanıma uyan yani beyinle ilgili olarak ortaya çıkan kronik bir hastalık olmaktadır. Hastalığın yatışma ve alevlenme olarak iki dönemi bulunmaktadır. Şizofreni rahatsızlığına sahip olan bireyler de bu hastalığın teşhisi konulmayıp kontrol altında tutulmadığında çok ciddi sorunların ortaya çıkması mümkün olabilmektedir. Diğer psikiyatrik sorunlar ile kıyaslandığında şizofreni rahatsızlığının çok daha ciddi sonuçları olduğu görülmektedir.

Şizofreni Nedir?

Şizofreni nedir merak edenler için bu hastalık yatışma ve ateşlenme dönemleri ile kendini gösteren önemli bir psikolojik rahatsızlıktır. Psikolojik rahatsızlıklar arasında öne çıkan şizofreni oldukça merak edilen rahatsızlıklardan biridir. Bu hastalığın oluşmasına neden olan birçok önemli etmen vardır. Bunun yanında ayrıca toplumumuzda bu hastalığa ilişkin olarak bilinen oldukça önemli yanlış bilgiler vardır. Aslında daha çok bilgi kirliliği vardır da diyebiliriz.

Şizofreni Belirtileri Nelerdir?

Bu psikolojik rahatsızlık ile ilgili olarak hem en önemli hem de en fazla merak edilen konu kuşkusuz “Şizofreni belirtileri nelerdir?” sorusudur. Bu konu üzerinde önemle durulması gereken bir durumdur. Çünkü her rahatsızlıkta olduğu gibi bu rahatsızlığında da erken teşhis, hastalığın tedavisinde önemli rol oynar. Şizofreni belirtileri en kapsamlı şekilde nelerdir bahsetmek istiyoruz.

Şizofreni belirtisi gösteren kişilerin bu dönemde varsa kullandığı ilaç ve rahatsızlıkların olup olmadığı incelenmelidir. Kişiler bu tip belirtileri herhangi bir fiziksel rahatsızlığın veya ilacın etkisi ile de gösterebilmektedir.

Şizofreni Nedenleri Nelerdir?

Şizofreni hastalığı bir anda ortaya çıkan bir psikolojik rahatsızlık değildir. Aynı zamanda tek bir neden bağlı olarak da ortaya çıkmaz. Bazı önemli etmenlerin bir araya gelmesi ile bu hastalığın daha çok oluştuğunu ifade edebiliriz. Bu etmenlerden biraz bahsetmek istiyoruz. Yalnız unutulmaması gereken bir durum var ki bu etmenler hastalığın gerçek sebebi olarak algılanmamalıdır. Bu etmenler aslında yalnızca hastalığın zeminini hazırlamaktadır. Şizofreni nedenleri olarak sayabileceğimiz gibi bunların sadece bir etmen olduğunu düşünerek de kabul etmemiz gerekir.

Zekâ

Zekâ ile şizofreni hastalığının yakın ilişkide olduğu genel olarak düşünülmektedir. Özellikle yüksek IQ seviyesine sahip kişilerin daha fazla şizofreni hastalığına yakalandığı gibi varsayımlarda vardır. Ancak bu durumun kesinliğinden söz etmemiz çok mümkün değildir. Çünkü şizofreni hastalığı farklı zekâ seviyesine sahip insanlarda görülen bir hastalıktır. Yani kişinin zekâ seviyesinin düşük ya da yüksek olması hastalığa yakalanma riskini etkilememektedir. Ayrıca hastalığa yakalan kişilerde zamanla ne yazık ki IQ seviyelerinde düşüş yaşanmaktadır.

Sosyal Hayat

Sosyal hayatta yaşanan birçok olumsuz durum beraberinde çeşitli rahatsızlıkları getirebilmektedir. Şizofreni hastalığı da bunların arasında yer alır. Ancak her asosyal veya içine kapanık olan bireylerin tamamında şizofreni hastalığın olduğunu düşünmek veya başka bir psikolojik rahatsızlığın pek doğru değildir.

Aslında bakıldığında sosyal hayat ve psikolojik rahatsızlıklar arasındaki ilişki tam tersi şekilde işlemektedir. Yani kişiler kötü bir sosyal hayata sahip olduklarından değil tam aksine bir psikolojik rahatsızlığa sahip olduklarından ötürü kötü bir sosyal hayatları olmaktadır. Tabi yine belirtmekte fayda var her sosyal hayatı olmayan, içe dönük ve yalnız kalmayı seven bireyler için böyle bir tanı konulması doğru değildir.

Genetik Faktörler

Şizofreni gibi önemli psikolojik rahatsızlıkların altında yatan en önemli etmenlerden biri ne yazık ki genetik faktörlerdir. Sanıldığı gibi direkt olarak nedeni bu değildir. Ya da her ailesinde şizofreni rahatsızlığı olan kişi bu hastalığa yakalanacak gibi bir durum söz konusu değildir. Ancak genetik faktörlerin psikolojik rahatsızlıkların yaşanmasındaki etkisi yadsınamayacak durumdadır. Tabi ailesinde veya yakın akrabalarında şizofreni tanısı konulmuş kişilerin varlığı kişiler üzerinde bende şizofreni olur muyum gibi bir baskı veya korku yaratmamalıdır.

Yani sonuçta aile geçmişinde anne ve babası bile şizofreni hastası olan kişilerde bu rahatsızlığın görülme oranı düşüktür. Yakın akrabalara yani hala, teyze, dayı ve dede gibi akrabalarda bu rahatsızlık var ise hastalığın görülme riski ortalama %2 ila 5 kadardır. Ancak kardeş ve özellikle tek yumurta ikizlerinde bu risk bir hayli fazladır. Tek yumurta ikizlerinde bir kardeşte şizofreni hastalığı görülmesi durumunda diğer kardeşte görülme oranı %50 oranında artış göstermektedir.

Aile ve Yetiştirilme Tarzı

Birçok aile çocuklarında şizofreni tanısı konulduktan sonra hastalığa neden olabilecek hatalar yapıp yapmadığını sorgulamaktadır. Bireylerin nasıl bir insan olabileceği üzerinde aile ve yetiştirilme tarzının etkisi oldukça fazladır. Ancak şizofreni hastalığına direkt olarak yetiştirilme tarzının veya ailenin tutumunun neden olduğu söylenemez.

Bunun yanı sıra halihazırda var olan şizofreni rahatsızlığı aile baskısı veya ailenin yanlış tutumu ile daha ileri bir seviyeye taşınabilmektedir. Bu kişilerde aile içinde yaşanan sorunlar kişilerde hastalığın daha fazla alevlenmesine sebep olmaktadır. Özellikle ailenin şizofreni tanısı konmuş bireylere aşırı korumacı veya eleştirel yaklaşımı hastalığın seyrini olumsuz etkilemektedir.

Eğitim

Eğitim şizofreni hastalığı üzerinde olumlu ya da olumsuz etkiye sahip diyemeyiz. Yani çok araştıran çok okuyan kişiler daha az ya da daha fazla risk grubundadır veya düzgün eğitim almış bireyler şizofreni hastası olmaz gibi bir kanı yoktur. Sadece hastalığın oluşumu sonrasında içe kapanan ve daha asosyal olan bireyler belirli konular üzerinde yoğunlaşarak o konularda kendini daha fazla geliştirebilmektedir. Bunun dışında şizofreni hastalığına çok fazla ders çalışmak veya kötü bir öğrenci olup eğitimden yoksun kalmak gibi sebepler neden olmamaktadır.

Kötü Anılar ve Travmalar

Geçmişte yaşanan travma ve kötü anılar insanların kişiliklerinin oluşmasında son derece önemli rol oynarlar. Birçok psikolojik rahatsızlığın altında da ne yazık ki bu travmalar yer almaktadır. Özellikle çocukluk döneminde yaşanan her türlü istismar ve şiddet bireyin kişiliğinde çok şiddetli yaralar açmaktadır. Bu tarz durumlarda kişide şizofreni hastalığının oluşmasına neden olan faktörlerden biridir. Ama tek başına çok yeterli değildir. Yani diğer etmenler ile bir araya geldiğinde hastalık için iyi bir zemin hazırladığını söyleyebiliriz.

Diğer Psikolojik Sorunlar ve Hastalıklar

Diğer psikolojik sorunların ve özellikle beynin işleyişini etkileyen durumların şizofreni hastalığına zemin hazırlayan durumlardan bazıları olarak gösterebiliriz. Sağlıklı işleyen bir beyinde bir telefon ağı gibi birbirleri ile iletişimde olan sinirler vardır. Şizofreni tanısı konmuş kişilerde bu ağlarda çeşitli sorunların olduğu gözlenmektedir. Bu sinirler ve hücreler arasındaki kopukluklar ve yeni yolların oluşturulması kişide halüsinasyonlara ve çeşitli hezeyanlara sebep olur. Tabi yine tek başına psikolojik rahatsızlıklar ve hastalıklar hastalığının nedeni değildir.

Buscopan Nedir? >>Antalya Psikolog Linkinden Hemen Keşfet

Şizofreni Hakkında Bilinen Yanlışlar

Daha önce de bahsettiğimiz gibi şizofreni hastalığı ile ilgili olarak bilinen son derece önemli yanlış bilgiler vardır. Bu bilgiler hakkında bilgi verecek olursak. Şöyle ki;

1.S. Hastaların mutlaka hastaneye yatması gerekir.

1.C. Hastaların illa hastaneye yatmasına gerek yoktur. Sadece atak dönemlerinde kontrol altında tutulması gerekmektedir. Onun dışında bu rahatsızlığa sahip kişilerin sosyal hayata karışmaları çok daha iyidir.

2.S. Kalıtsal bir hastalıktır.

2.C. Hastalığın oluşmasında kalıtsal faktörler vardır ancak buna ek olarak çevresel faktörler ve streste önemli bir etkendir.

3.S. Hastalar son derece tehlikeli ve saldırgandır.

3.C. Genel olarak hastalar tehlikeli ve saldırgan değildir aksine daha çok bu kişilere karşı saldırganlık çok daha fazladır.

4.S. Bu rahatsızlığın tedavisi yoktur.

4.C. Bu psikolojik rahatsızlığın her psikolojik rahatsızlık gibi tedavisi olan bir rahatsızlıktır. Ancak tamamen ortadan kalkması gibi bir durum yoktur. İlaç tedavisi ve terapiler ile durum kontrol altında tutulabilmektedir.

5.S. Hasta bireylerin hepsinde aynı belirtileri görmek mümkündür.

5.C. Hastaların yaşına, durumuna ve birçok faktörlere göre farklı belirtiler gözlenmektedir.

6.S. Bu rahatsızlıktan muzdarip hastalar çalışamaz ve sosyal hayatı olamaz.

6.C. Tedavi olan hastalar kendi yetenek ve becerilerine göre çalışma ihtimali yüksektir ve sosyal hayatları olabilir.

Şizofreni Tanısı Nasıl Konur?

Psikolojik rahatsızlıkların çoğu benzer belirtiler gösterdiklerinden ötürü ilk dönemlerde teşhis koymak oldukça güçtür. Bu yüzden bu belirtileri gösteren kişilerin aile tablosu incelenir. Yani bir kişi depresyona girdiğinde de şizofreninin ilk döneminde ortaya çıkan belirtileri gösterebilmektedir. Bu yüzden de yanlış bir tanı konmaması için çok dikkatli olunması gerekir. Tanı için sadece bir psikiyatrist tarafından değil aynı zamanda bu kişinin ekibi ile birlikte konur. Kişinin aile tablosu, testler, genel muayene ve tıbbi görüntülemeler sonucunda ancak net bir tanı konulabilir. Şizofreni tanısı nasıl konulur merak ediyorsanız genel olarak bunun basit bir işlem olmadığını kolaylıkla söyleyebiliriz.

Şizofreni En Erken Kendini Nasıl Belli Eder?

Şizofreni gibi ciddi rahatsızlıklar düşünüldüğünde erken teşhis ve bir an önce tedaviye başlamak son derece önemlidir. Bu yüzden birçok kişi şizofreni hastalığının ilk belirtileri neler merak etmektedir. Tabi bu ilk belirtilerin ne zaman kendini göstermeye başladığı da son derece önemlidir. Genellikle hastalarda şizofreni hastalığının ilk belirtisi ha

Hastaneye başvurmadan 2 yıl kadar önce başlar. Bu belirtiler de daha çok kişinin ailesinden, arkadaşlarından uzaklaşması ve içine kapanmasıdır. Şizofreninin ilk belirtileri aslında daha çok depresyon belirtilerini benzeyebilmektedir. Ancak tabi bu belirtileri gösteren herkesin şizofreni rahatsızlığı olacağı düşünülmemelidir. İlk belirtiler daha çok aile geçmişinde şizofreni veya eşdeğer bir psikolojik rahatsızlık olan kişilerde daha fazla dikkatli olunması gereken bir durumdur.

Şizofreni Hastalığının En Sık Görüldüğü Yaş Aralığı

Şizofreni hastalığının hangi yaş aralığında daha fazla görüldüğü veya hangi yaş aralığındaki insanları daha fazla etkilediği konusu oldukça önemlidir. Yapılan çalışmalarda hastalığın daha çok genç yaşlarda yani 18 ila 25 yaş aralığında başladığı sonucunu ortaya çıkarmaktadır. Hastalığın ortaya çıkması ve tamamen kendini belli etmesi için verilebilecek en iyi yaş aralığı 15-45 yaş aralığı olmaktadır. Bu aralık şizofren rahatsızlığı için verilebilecek en geniş yaş aralığıdır.

 

Şizofreni Rahatsızlığının Tedavisi Var Mıdır?

Şizofreni hastalığının kronik olması kişilerde bu hastalığın tedavi edilemediği gibi bir yanılgı yaratmaktadır. Ancak böyle düşünen kişilerin hata yaptığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Çünkü şizofreni tıpkı diğer kalıtsal fiziksel rahatsızlıklar gibi tedavi edilebilen bir rahatsızlıktır. Bunun için kişilerin hekimlerinin önerisinden, diyetinden ve tedavisinden çıkmaması gerekir. Bu şekilde hastalığı tamamen ortadan kaldırmasa da kontrol altında tutulabilir.Aynı şekilde bu şekilde kişiler normal hayatlarına devam edip, çalışabilir ve arkadaşları ile de vakit geçirebilir. Yani kısacası şizofreni tedavisi var mı merak edenler için tedavisi var ancak bu hastalığın kontrol altında tutulmasını sağlayabiliyor.

Tedavi İçin Hangi Yöntemler Tercih Edilmelidir ?

Bu psikolojik rahatsızlığın tedavisi için hangi yöntemler tercih edilir konusu son derece önemlidir. Şizofreni tedavisi için hem ilaç tedavisinden hem de ilaç-dışı tedavilerden bahsedilebilir. Hangisinin hangi oranda uygulanacağı hastanın durumuna göre doktor tarafından karar verilebilecek bir durumdur. Ayrıca tedavinin ilerleyen dönemlerinde de aynı şekilde tedavi yönteminde çeşitli değişimler olabilecektir. Şizofreni tanısı konmuş kişilere ayrıca bu tedavilerin yanı sıra sosyal gelişimlerinin desteklenmesi için çeşitli grup terapileri düzenlenmektedir. Bu rahatsızlığın tedavisinde tek bir tedavi yöntemi tek başına işe yaramamakta ve genellikle tüm yöntemler bir arada uygulanmaktadır.

Tedavi Ne Kadar Sürede Sonuç Verir?

Şizofreni rahatsızlığı ile ilgili olarak en fazla merak edilen konulardan biri ömür boyu ilaç kullanılıp kullanılmayacağı ve tedavinin ne kadar sürede sonuç vereceğidir. Aslında iyi bir tedaviye başlandığında kişilerin hemen sonuç almaya da başlanır. Burada tedavinin nasıl sonuç verdiği hastanın durumuna ve tedaviye nasıl yanıt verdiğine göre değişmektedir. Bilindiği gibi tedaviyi etkileyen birçok dış faktör vardır. Hastanın ailesinin tutumu, çevresi, doktoru ve nasıl bir tedavi uygulandığı gibi konular tedavinin gidişatını etkileyecektir.

Şizofreni Alevlenmesi Nedir ve Neden Yaşanır?

Şizofreni hastalığında ne önemli dönemlerden biri kesinlikle alevlenme dönemidir. Çünkü bu dönemde hasta aslında şizofreniyi hastalığını zirvede yaşar diyebiliriz. Bu süreçte halüsinasyonlar, hezeyanlar, saldırgan ve amaçsız davranışlar vesaire tüm bunlar yaşanmaktadır. Bu yüzden genellikle şizofreni hastası yakınlarının da en fazla zorlandığı dönem bu dönemdir. Alevlenme döneminde şizofreni hastası büyük ölçüde kontörlünü kaybetmekte ve gördüğü hayalleri ve özellikle bu süreçte düşman olarak gördüğü kişiler konusunda inanılmaz bir inanca sahiptir. Bu yüzden kişilerin hastaneye yatırılma durumu söz konusu olabilir. Bazı kişilerde ise bu alevlenme dönemi tam tersi kişilerde negatif etki gösterebilmektedir.

Şizofreni alevlenme dönemi neden yaşanır konusu ayrıca son derece önemlidir.  Genel olarak yapılan araştırmalar da bu sorunun neden yaşandığının net bir cevabını vermektedir. Hastaların bu alevlenme dönemini yaşamasının en önemli nedeni kesinlikle ilaç kullanımını aksatması ve tedaviyi yarım bırakmasıdır. Tabi tek sorun bu değildir. Tedavisine aynı şekilde devam ettiği halde alevlenme dönemi yaşayan hastaların hayatında ciddi travmalar, stres, mali sorunlar vesaire gibi etmenler bu alevlenme döneminin yaşanmasına neden olmaktadır.

Şizofreni Hastalığına Yakalanma Bakımından Riskli Kişiler

Şizofreni hastalığına yakalanma bakımından riskli kişiler konusunda en fazla kafa karıştıran durum özellikle ergenlik döneminde gençlerde görülen bazı duygu durum değişikliklerinin hastalığın belirtisi ile karıştırılmasıdır. Sonuçta ergenlik döneminde kişilerin yaşadığı bu karmaşıklığı risk olarak gördüğümüzde neredeyse her genç için şizofreni tanısı koymamız gerekir. Şizofreni riski olan kişiler dediğimizde çok daha kapsamlı düşünmemiz gerekir. Öncelikle hastalığın ilk belirtilerini gösteren kişilerin aile geçmişinde şizofreni hastalığı var mı buna dikkat etmek gerekir. Sadece şizofreni hastalığı değil ayrıca diğer psikolojik rahatsızlıklar bulunuyor ise bu da dikkate alınmalıdır.

Şizofreni ve Psikoz İlişkisi

Şizofreni ve psikoz yakın bir ilişki içindedir. Öncelikle psikoz nedir bunu açıklamak istiyoruz. Psikoz kişilerin gerçeği doğru değerlendirememe durumudur. Yani psikoz bir kişinin olayları ve durumları doğru algılayama durumudur. Aslında psikoz için şizofreninin başlangıcı demek mümkündür. Tabi psikoza neden olan şey madde kullanımı veya bazı ilaçların yan etkisi olmamalıdır.

Şizofreni Hastalarının Sosyal Hakları Var Mı?

Şizofreni hastalarının sosyal hakları sonuna kadar devlet tarafından korunmaktadır. Bu sosyal hakların neler olduğu konusunda bilgi vermek istiyoruz. Şöyle ki;

Yukarıda saydığımız hakların yanı sıra şizofreni(*) hastaları için daha birçok önemli sosyal haklar mevcuttur. Kişilerin sosyal haklardan ve devlet tarafından sunulan desteklerden yararlanabilmesi için kendilerinin veya ailelerinin Şizofreni Dernekleri Federasyonu’na başvurması gerekmektedir. Federasyon bu konuda hem hastalara hem de yakınlarına en iyi şekilde destek olmaktadır.

Antalya Psikolog

 

0 Responses

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Call Now Button